Bir çok insan kendini tanıdığını düşünse de, iç dünyasını anlayabilmekten uzaktır. Bu yüzden eylemlerinin ve duygularının sorumluluğunu üstlenmekten kaçınır.
Başımıza gelen her şeyi seçme şansımız yok ama buna nasıl yanıt verebileceğimizi seçebiliriz. Bunun yolu da kendimizin farkında olmaktan ve kendimizi anlamaktan geçiyor. Psikolojik dayanıklılığın önemli bir bileşeni olan özfarkındalık kişinin kendisini bilme halidir. İç gözlem yaparak iç dünyasına bakabilme ve onu anlama çabasıdır.
Özfarkındalığınız konusunda bir değerlendirme yapmak için bazı temel sorularla işe başlayabilirsiniz:
-Kendimi ne kadar tanıyorum?
-Kendimi ne kadar anlıyorum?
-Kendimle olan ilişkim nasıl?
-Hangi noktalarda değişime ya da dönüşüme ihtiyacım var?
Özfarkındalığın gelişmesi özdenetimin olumlu olarak artmasına, yaratıcılığa, üretkenliğe ve bunların sonucunda oluşacak özsaygıya da katkıda bulunur. Ayrıca kendimizle olan ilişkimizi iyileştirdiği için dolaylı olarak geçmiş ilişkilerle ilgili hislerimizi de iyileştirir. O halde kendimiz hakkında düşünmeyi ve kendimize nasıl iyi bir arkadaş olabileceğimiz sorusunu da sormayı ihmal etmeyelim.